OYUNUN BEYİN GELİŞİMİ VE YARATICILIK ÜZERİNE ETKİSİ

Gelişim, genetik ve çevresel değişkenlerin karşılıklı etkileşimlerinin ürünüdür ve bireysel farklılıklar gösterir. Gelişim ve büyüme bir birinden farklı kavramlardır. Büyüme yaşla birlikte oluşan bedensel artışları içerir. Oysa gelişim dinamiktir ve yaşam boyu sürer.

Her gelişim alanı kendi değişimini sürdürürken diğer gelişim alanları ile de etkileşim halindedir. Sağlıklı gelişim için yaşamın dönemlerinde olması gereken değişimlerin gerçekleşmesi gerekir. Çocuğun gelişimine etki eden genetik özelliklerin yanı sıra çevresel etkileşimler ve destekler önemlidir. Çocukların psikososyal gelişim dönemlerinde her dönemde olması gereken değişimlerle gelişim izlenir. Bu dönemlerde gelişimin sağlıklı olması için gerekli çevresel etkenler düzenlenebilir. Çocuğun gelişimi için önemli olan bu etkenlerden birisi de oyundur.

Gelişimin önemli bir parçasını beyin gelişimi oluşturur. 0-3 yaş arası önemli kazanımların olduğu bir dönem olsa da sanıldığı ve sıkca söylendiği gibi beyin gelişimi bitmemektedir. Doğumdan sonra beyin kendisini oluşturan sinir hücreleri (nöronlar) arasında binlerce bağlantı (sinaps) yapmaya devam etmekte, sonra onların gereksiz olanlarını budayarak 30 lu yaşlara kadar gelişimini sürdürmektedir. Yani kalıcı olarak öğrenmek ve öğretmek için zaman sandığımızdan çoktur.
Bu gelişimin olabilmesi için doğum sonrasında uygun uyaranların sağlanması gerekir. Bu uygun davranışları sergileyen anne-baba, sağlıklı çevre, doğru eğitim demekdir. Zamanında ve doğru olmayan her tür müdahale hem o andaki gelişimi, hem de bir sonraki gelişimi olumsuz etkileyecekdir. Oyun beyinde yeni bağlantılar oluşmasını sağlar. Bebeklikten itibaren çocukların tekrar tekrar oynadıkları oyunlar öğrenmelerinde en büyük etkenlerden biridir. Az-çok, büyük-küçük gibi kavramlar, şekiller, renkler oyun yolu ile öğrenilir.Oyun sırasındaki tekrarlamalar,denemeler onları kalıcı bilgiye dönüşür.

Bilişsel Gelişim ve Oyun

Bilişsel gelişim düşünme, öğrenme, akıl yürütme ve hatırlama gibi becerileri kapsar. Çocuğun bilişsel gelişimi de kalıtsal özellikler ve çevre etkisi ile biçimlenir. Çocukların bilişsel gelişimleri zeka gelişimi, uyum sağlama ve yaşamı organize etmeyi sağlar. Oyun bilişsel gelişimin sağlanması için de önemlidir ve döneme özgü farklar taşır.

Duyusal-Motor Evre: Bu evre, 0-2 yaş arasını kapsar. Bu evrede çocuk kendini dış dünyadaki nesnelerden ayırt etmeyi öğrenir. İlk başlarda nesneler bebek için görsel alanı içindeyken vardır. Nesne görsel alan dışına çıktığında bebek yokmuş gibi davranır. Yaklaşık 10. aydan sonra bebek görsel alanın dışına çıkan nesneyi aktif olarak arar. Ancak bu arayış kısıtlıdır. Bebek bir yere saklanan oyuncağını hep aynı yerde arar. Bir yaşından sonra farklı yerlere bakmaya başlar ve kavram ve dil gelişiminin de başlangıcıdır. Bu dönemde elleri açıp kapama, ce yapma gibi duyu- motor gelişimine katkısı olan oyunlar ön plana geçer. Yeni doğan için en iyi oyuncak ebeveynleridir. Onun için oyuncak değil, ebeveyni ile kuracağı ilişki önemlidir. Bebekler ebeveynlerinin yüzlerini, ellerini izlerler. Onunla konuşmak, gülümsemek, yüz hareketleri yapmak onu geliştirir. Çünkü beyin gelişimini en fazla etkileyen şey ebeveyn ile kurulan ilişkidir. Bebek konuşmayı ve kelimeleri ebeveyninin onunla konuşmasıyla öğrenir. Ebeveyn de bebeğinin hareketli, sessiz gibi özelliklerini bu şekilde keşfeder. Masallar anlatmak, fış fış kayıkçı, ce-ce gibi oyunlar oynamak, konuşmak, gülümsemek 0-1 yaş için en iyi oyunlardır. Ayrıca ona uzatacağınız nesneleri yakalamaya çalışması, başını dik tutmasını geliştirecek yere yüz üstü uzanarak yapılacak aktiviteler bedensel gelişimi sağlar. Bu dönemde çıngıraklar,kırılmayan aynalar,yumuşak, yıkanabilir, renkli doldurulmuş suratında gülümseme ifadesi olan peluş hayvanlar ya da oyuncak bebekler, küçük kumaştan toplar oyuncak olarak seçilebilir.

İşlem Öncesi Evre: Bu evre 2-7 yaş arasını kapsar. Çocuk dili kullanmayı ve nesneleri kelimelerle anlatmayı, onları hayali kullanmayı öğrenir (Bir kutuyu araba gibi sürmek. Çocuğun taklit becerileri gelişir, simgesel oyunlar oynamaya başlar. Daha önce başka çocuklarla oynamayan, yan yana geldiğinde diğer çocukla ilgilenmeden oyununa devam eden çocuk artık kendi yaşıtı oyun arkadaşı arar. Ama aileleri ile oyun oynama isteği bitmez. Oyun bu dönemde sosyal ilişkiyi geliştirme yoludur. Daha kurallı oyunlara, grupla oynamaya, paylaşmaya atılan bir adımdır. Yap-bozlar, legolar bu yaşın kendi kendine oynayabileceği ama aileleri ile de paylaşabileceği oyunlardır. Yaratıcı oyunları severler. Başka eşyalarla ev yapmak, tüneller oluşturmak, farklı kıyafetler giyerek taklit etmek eğlenceli ve öğretici olur. İki-üç yaş arası halkayı çubuğa sokma ya da geçirme oyuncakları ,İç içe geçmiş kaplar ya da kutular,ses çıkartan, ortaya çıkan ya da hareket eden parçalara sahip olan, itilebilen ya da çekilebilen oyuncaklar, basit, sağlam müzik aletleri. Ör: (zilli) tef, marakas, bateri,oyuncak bebekler ve doldurulmuş ya da peluş hayvanlar,oyuncak telefon, çay partisi seti, oyuncak bir mutfak veya bebek arabası gibi inandırıcı oyun takımları,üzerine binebilecekleri oyuncaklar ya da üç tekerlekli bisikletler,müzik aletleri ( yanıp sönen ışığa sahip ve bastığında müzik sesi çıkartan tuşa sahip olan oyuncaklar),puzzlelar (bulmacalar) en gözde oyuncaklardır. Üç-altı yaş arası ise sanat malzemeleri ve zanaat kitleri,farklı şekillerdeki bloklar, legolar, daha karışık ve daha kompleks bulmacalar, puzzlelar,aksiyon figürleri, bebekler, giydirme oyunları, otopar, garaj veya tren istasyonu gibi oyuncaklar, top bunlara eklenir.

Somut İşlemsel Evre : 7-12 yaş arasını kapsar. Bu dönemdeki çocuklar artık kuralların nedenini kavrayabilirler ve uyarlar.Kurallı oyunlar oynayabilirler. Bu dönemde hız, zaman, şans ve olasılık gibi kavramları öğrenirler. Evdeki eşyalarla oluşturulan oyun alanları, kahramanların taklitleri kadar aile ile oynayacağı kutu oyunları, kelime oyunları onlar için caziptir. Diğer çocuklarla oynanan oyunlar artmakla birlikte, aile ile oyunun paylaşılması çocuk hala önemini korur. Yapılacak aile geceleri ile hep birlikte kutu oyunları, kelime oyunları oynamak gerekir. Altı yaşından sonra çocuklar daha hareketli, kurallı, takım oyunlarına yönelirler. Okul arkadaşları önem kazanır. Çünkü okul aynı zamanda arkadaşlarla oyun yeridir. Yapılacak aile geceleri ile hep birlikte kutu oyunları, kelime oyunları oynamak eğlendirici olduğu kadar, çocukları grup oyunlarına, kaybetme ve kazanmayı öğrenmeye hazırlar. Kurallı oyunlar onlara kurallara uymayı öğretir, arkadaşları ile ilişkilerinde değerlidir. Kitap okumak ve okunanlar hakkında konuşmak çocukların öğrenme sürecini hızlandırır. Oyunlar çocukların dil gelişiminde kendini ifade etmeleri için zengin bir iletişim ortamı sağlar, yeni sözcükler öğrenirler, soru sormayı, sorulara yanıt vermeyi, düzgün ve karmaşık cümle yapılarıyla kendilerini ifade etmeyi öğrenirler. Arkadaşlarıyla girdiği etkileşimler neticesinde paylaşma, yardımlaşma, işbölümü, bekleme, isteme, sıraya girme, söz alma, dinleme vb gibi sosyal becerilerini geliştirirler. kıyafetlerle olayları canlandırma oyunları, boyalar, resim çizme, müzik ve dans onun hayal gücünü ve yaratıcılığını destekler.
Bu dönem okul dönemidir. Ama çocukların ders saatlerini arttırıp, oyun zamanlarını azaltmak öğrenme üzerinde olumsuz etki yapmaktadır. Oyunla öğrenme ve çocuğa oyun zamanı tanınması öğrenmeyi ve gelişimi olumlu destekler. Eğitim tekerleği bulunan bisikletler ,uzaktan kumandalı arabalar,temel bilim kitleri,mıknatıslar, büyüteçler ve teleskoplar, bebekler, lego, spor malzemeleri, el işi takımları, satranç-dama gibi oyunlar, kutu oyunları bu dönem tercih edilecek oyuncaklardır.

Soyut İşlemsel Evre : 12 yaş ve üstünü kapsar. Bu dönemde genç soyut düşünme, nedenselliği görme ve kavramları tanımlayabilme yeteneklerine kavuşur ve geliştirir. Düşünce soyut, sistemli ve mantıklı olmaya başlar. Sembol kullanımı gelişerek artar. Bu dönem arkadaşlarla paylaşmanın önem kazandığı dönemdir. Artık “büyüdüklerini” düşünseler de oyun hala çok önemlidir. Bu dönemde kutu oyunları, masa oyunları gibi grup oynanan oyunlar önemlidir. Oyun olarak spor aktiviteleri daha öne geçer ve gelişime katkısı değerlidir. Yine müzik aktiviteleri, tiyatro-drama oyunları, açık alanda oynanan aktivite oyunları ilgi çeker. Zanaat kitleri, daha detaylı bilim kitleri,açıkhava spor ekipmanları,karmaşık inşaat setleri, scrabble, monopoly ve trivial pursuit gibi masa oyunları, model kitleri uygun olur.

Bilişsel gelişim sürecinde oyun, bilişsel gelişimini henüz tamamlamamış olan çocuk için duyguların dışa vurum yoludur. Bununla birlikte zor ve korkutucu olan duygularını ve deneyimlerini seçtiği oyunlar ve oyuncaklar yoluyla yansıtır. Böylece, olumsuz duyguları ile baş etmeyi oyun içinde öğrenir. Sorun çözme ve beceriler oyun yoluyla gelişir. Çocuk günlük yaşantılarını benzer durumlar yaratarak ve bunların üstesinden gelerek denemeyi ve düzenlemeyi öğrenir. Çocuğun gelişiminde oyunun bir çok alanda önemi vardır. Oyun çocuğun güven oluşturmasını, kendini mutlu, sevilen ve güvenli hissetmesini sağlar. Sosyal becerilerinin gelişmesi için oyun gereklidir. Oyun çocuğa deneme yanılma yoluyla doğruyu bulmayı, başladığı işi bitirmeyi ve bir şeyler başarmak için çaba gerektiğini öğretir. Kurallara uyma becerisi kazandırmak, iş birliği yapmayı,yardımlaşmayı ve paylaşmayı öğretmek oyunun çocuğun sosyal gelişimine yaptığı katkılardır. Çocuklar erişkin rollerine oyun oynayarak hazırlanır. Ayrıca oyunlar kazanma ve kaybetmeyi yaşayarak öğrendiği süreçlerdir. Oyun oynayarak çocuk dikkatini toplamayı, uyumlu hareket etmeyi, el-göz koordinasyonu sağlamayı öğrenir. Tepki verme hızını ayarlama ve denge becerisini geliştirme oyunla olur.
Oyun yaşam boyu süren bir gelişim ve öğrenme sürecidir.

Hayal gücü ve yaratıcılık

Hayali oyunlar çocukların kendilerini başka birinin yerine koyarak, duygu, düşünce ve isteklerini dışa vurdukları oyunlardır. Battaniyeler koltukların arasına konularak çadır yapılabilir. Hayali fincanlarda çay sunulabilir ya da herhangi bir nesne çay fincanına dönebilir. Bir sopadan at, masa örtüsünden pelerin olabilir. Kil, kum, çamur, oyun hamurları çocukların elinde yaratıcı oyunlara dönüşür.Yarattığı şekillere can verir. Tüm bu tür oyunlar çocukların hayal güçlerinin ve yaratıcılıklarının gelişmesini sağlar. Bedenini kullanarak tırmanmak, koşmak, atlamak, kendini kahramanların yerine koymak fiziksel gelişimini sağlar. Hayal gücü dünyaya bakış açısını geliştirir.İnsanı zaman ve makandan özgür kılar. Merak yaratıcılığın başlangıcıdır. Çünkü, merak yeni ve bilinmedik şeylerin uyandıdığı bir güdüdür. Tek hedefi merak edilen şeyin ne olduğunu bulmaktır. Bir bebeğin daha yaşamının en başında yüzünüze bakışı,sesinize dönüşü merak doludur.Çünkü öğrenmenin temelinde merak yatar. İki tip merak vardır.Bilişsel ve duyuşsal.Bilişsel merak öğrenmeyi, duyuşsal merak ise yeni heyecanları ve deneyimleri körükler. Ama her ikisinin de sonucu öğrenmek, gelişmek ve yaratıcılıktır.

Her çocuğun merakının dışa vurumu farklıdır. Kimi dünya içindeki gizemi merak eder,kimi merak ettiği şeyi ellemek koklamak yanlısıdır. Parmaklıklı yatağından aşağıda olanları,oradan odanın dışını,evi keşfetmesi için merak etmesi gerekir. Aslında yatağındayken bile merakı sürer. Parmağını emer merakından,bulduklarını ağzına götürür.Her yana yaklaşana merak dolu gözlerle bakarak keşfetmeye çalışır.Bu nedenle çocukluk döneminde merak duygusu körüklenmeye çalışılır. Her çocuğun merak etme düzeyi farklıdır. Merak edenleri durdurmak yerine, etmeyen çocukları yüreklendirmek gerekir.Keşfetmeye, öğrenmeye ve sosyalleşmeye yönlendirmenin en iyi yolu merakını desteklemek ve arttırmaktır. Dışarda ne oluyor? Nasıl oyun oynanır? Çok sevdiği çikolata nasıl yapılıyor? Karanlıktan korktuğunda yanan lambayı kim,nasıl yapmış? Merak ettikçe öğrenecek,öğrendikçe daha çok merak edecek ve gelişecektir.Keşif haz verir. Haz yeniden isteme ve yapma duygusu. Hepsinini ateşleyen ise merak duygusudur. Merak duygusunu öldürmek bir anlamda onun gelişimini ve öğrenmesini öldürmektir. Korku merakın en büyük düşmanıdır. Korkmaya başlayan çocuk yeni şeyler istemez,keşfetme arzusu kalmaz.Aşina olduğu şeylerle yetinmeyi,daha fazlasını merak etmemeyi öğrenir.Hayal kuramamak, merak ett,klerini gerçekte ya da zihinsel uyguluyamamak yaratıcılığı ve sonuç olarak problem çözme becerisini öldürür. Hayal ve yaratıcılığın gelişmesi için ilk yapılacak şey TV ve digital oyunları kapatıp, onlrala oynamak ve sorulara yanıt vermektir.

Yaratıcılık hayal kurma, üretkenlik, problem çözme ve bir değer ortaya çıkarabilme becerisidir. 6 yaşına kadar hızlı gelişir sonra yaratıcılığın gelişimi sürse de daha yavaştır. Yaratıcılık verilen eğitimle, yaşanılan ortamla ve çocuğun nasıl desteklendiği ile bağlantılı olarak gelişir. Çocuklara sık soru sormak, onların beklenmedik farklı yanıtlarını teşvik etmek, deneyimleme ve sebat gösterme konusunda teşvikte bulunma, kendine güvenlerini desteklemek,oyun ve eğitim yaratıcılığın gelişiminde önemlidir. Çocukların öğrenme ve yaratıcılıklarının gelişiminde sanatsal aktiviteler ve eğitim önemlidir. Sanatsal aktiviteler ve destekleyici eğitim çocuklara analiz yapabilme, sentez yapabilme ve değerlendirme yapabilme becerisi kazandırır. Açık uçlu tartışmalar ve tüm dil aktiviteleri, bilimsel ve sosyal çalışmaları, dramatik oyunlar ve sanatsal faaliyetleri bir araya getiren uzun dönem aktiviteler,öğrenmenin ve yaratacılığın gelişiminde önemlidir.

Ortam yaratıcılığın gelişmesi için önemlidir. Yaratıcı ortamın en temel özelliği oyunu teşvik etmesidir. Oyunun, çocuklarda yaratıcılığı geliştirdiği tartışmasızdır. Hatta daha büyük çocuklar ve yetişkinler yaratıcı düşüncenin ortaya çıkması için “oyuncu” olmaları konusunda teşvik edilirler. Hayali oyunlar (özellikle taklit oyunları) ve serbestçe seçilen aktiviteler erken çocukluk döneminde yaratıcılıkla en yakın ilişkide olan kavramlardır.Yaratıcılık da oyun da hayal gücü, içgörü, problem çözme, farklı düşünme, duyguyu deneyimleyebilme ve tercih yapabilmeyi gerektirir. Bu, her oyunun yaratıcılığı geliştireceği anlamına gelmez. Yaratıcılığın gelişimi için en önemli şey çocuğun oyunda aktif olmasıdır. Prentice, aktif olarak dahil olmanın en kritik unsur olduğunu söyler. Eğitim ortamında da yaratıcılığın gelişebilmesi için, öğrenenlerin kendi öğrenme süreçlerie aktif olarak dahil olmaları gereklidir. Çocuklara olumlu sonuçlar göstererek onların hayal güçleri ile oynadıkları oyunları geliştirmeleri yaratıcılığı geliştirir.

Önemli olan çocuklara değer vermek,hayallerine ortak olmak, onlara fırsat vermek ve güvenmektir. Kız ya da erkek çocuğun gelişim için onlara istedikleri oyunları oynayabilmeleri ve oyuncakları seçebilmeleri için eşit fırsatlar sağlamaktır. Her iki cinse de aynı ölçüde ve eşit çeşitlilik sağlamak beyin gelişimi ve yaratıcılık için gereklidir. Oyun çocuğun sahip olduğu bir yetenektir ve desteklenmelidir. Yaratıcılığı ve hayal gücünü desteklemek için anne babaların çocukları oyunlarında serbest bırakmaları gerekir. Çocuk için herhangi bir şey oyuncak haline gelebilir. Onun hayal ettiği şey ve oyuncak olmadığını söylemek yerine yaratıcılığını teşvik etmek geliştiricidir. En önemlisi ebeveynlerin oyuna zaman ayırmalarıdır. Bu zamanın düzenli olması gerekmez. Trafikte giderken, ev işi yaparken aynı zamanda çocuğun yaratıcılığını geliştirecek aktiviteler yapılabilir. Ebeveynlerin dikkat etmeleri gereken önemli bir kural da çocukların oyun zamanlarını onları eğitme, öğretme ve geliştirme zamanı olarak düşünerek kurgulamamalarıdır. Oyun öğrenme ve yaratıcılık için çok önemlidir ama çocuğun oyununu kurmasına, yaratmasına ve yönetmesine izin vermek, her oyunda “öğretmen ya da erişkin” olma isteğinden vaz geçmek ve çocuğun sadece oyun oynamasına izin vermek şarttır.

Prof. Bengi Semerci

 

KAYNAK:www.bengisemerci.com

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.